BUNLARI BİLİYOR MUYDUNUZ?
-Dünyada yaklaşık 9700 türden toplam 100. trilyon kuş wardır.
-En büyük kuş 2,74 m yüksekliği, yetişkin bir insanın iki katı olan 156,6 kg ağırlığı ile devekuşu. Uçamıyor olmalarına şaşmamak gerek.
-Eşeklerin gözleri dört ayaklarını da görebilecek şekildedir.
-Kedilerin her bir kulağında 32 adale vardır.
|
|
Allah yapar yapısını, demir açar kapısını. ( kabak)
|
Altından su içerum, üstünde çayır biçerum. ( koyun)
|
Bir ufacık mil taşı, dolanır dağı taşı ( göz)
|
Buradan vurdum kılıcı, istanbuldan çıktı uci (şimşek )
|
Dağdan gelir taştan gelir bir kükremiş aslan gelir ( dere)
|
Ezan okur namaz kılmaz eş alır nikah kıymaz. (horoz)
|
Gökte açık pencere kalaylı bir tencere. ( ay)
|
Vidi vidi milidi, dış kapının kilidi, kız allah için söyle akşam gelen kim idi. (uyku)
|
Karaoğlanı kulağından asarlar. ( tava)
|
Mesel mesel meliki tırnakları oniki. ( kedi)
|
Abdest alır namzan kılmaz cemaatten geri kalmaz. ( cenaze )
|
Otuzüçtane var hepsi allh’ı anar. (tespih)
|
Pat pat eder dumanı tüter anama babama hasreti gider. ( tabanca)
|
Sarıdır sarkar düşeceğinden korkar. ( ayna)
|
Tak burda tak şurda tak kapının dibinde. ( süpürge)
|
Vurursun vurursun hiç gözünden yaş çıkmaz. ( davul)
|
Yol üstünde cansız eşek. ( köprü)
|
Cıvıl cvıl kuşlar, sahrada kışlar, kendi diye işler ellere bağışlar. (arı)
|
Gelir leyleyin, gider leyleyin, bir ayak üstünde durur yeyleyin. (kapı)
|
Altı duvar üstü duvar içinde bembeyaz su var. (yayık)
|
Evelim vardı yiyordum, yemesem ölüyordum. şimdi var yemesemde ölüyorum. ( anne sütü)
|
Dal ucunda kilitli sandık. (ceviz)
|
Arabalar takır takır, benim babam neden fakir, ince ipten halı dokur. ( örümcek)
|
Kara kara karcı, içi dolu mayacı. ( kestane)
|
Kara tavuk karnı yarık. ( çapa)
|
Uzun oluk dibi delik. ( baca)
|
Bir şey gelecek gece insan yiyecek, gündüz hayvan yiyecek. (ramazan)
|
Bir büyük fıçıcık içi dolu turşucuk. ( limon)
|
Gökten ay ile yıldızı kopardılar. (bayrak)
|
İstanbul’da süt pişti kokusu buraya düştü. ( mektup)
|
Dağdan gelir hop hop ayağında altın top. (rüzgar)
|
Bir karpuz cevizim var gece sererim gündüz toplarım. ( yıldız)
|
Kırmızı mantosu kara şapkası var. ( kibrit)
|
Bağırırken dinler susarken söyler. ( tavşan )
|
Çarşıdan aldım bir tane eve geldim bin tane. ( nar)
|
Küçük boylu kadife tonlu. ( patlıcan)
|
Bilmece bildirmece el üstünde kaydırmaca. ( sabun )
|
Bin tas bin tanesi de ters. ( kiremit)
|
Yazı yazar molla değil, semeri var eşek değil ( salyangoz)
|
İplerimi salladım küplerimi topladım. ( kabak)
|
Dört köşedir beş değil başım onda hoş değil. (mezar)
|
Dağdan gelir elleri budak gibi eğilir su içmeye bağırır oğlak gibi. ( kendir tokmağı)
|
Uzun uzun dervişler hak yolundan gelmişler bizim evin üstünde ne horonlar etmişler. (dolu)
|
Dağdan gelir arabika ayağında çorabika. (arı)
|
Yazın yazlar kışın kışlar mart ta başlar (baykuş)
|
İki kişinin işi var birde kar yağışı var. (kol hızarı)
|
Dört ayaklı bir ayı üstünde kabadayı. ( sandalye)
|
|
-Dünyadaki en büyük yumurta: Ağırlığı 1,78 kg olan devekuşu yumurtası, 24 tavuk yumurtasına denk.
-En küçük kuş, 1,6 gr ağırlığı ve gaga kuyruk uçları arasında toplam 58 mm boyu ile Küba'dan arıkuşu.
-Dünyadaki en hızlı uçan kuş: Rusya'dan kılçık kuyruklu sağan, saatte 171 km hıza ulaşır.
|
|
Yapıştım
Bir gün bir bilim adami yilbasi nedeniyle hastaneleri gezip akillanan delileri salmaya karar vermis. Bir sürü hastaneyi gezmis fakat hic akillandigina kanaat getirilen deliye rastlamamis.
En sonunda bir hastaneye gitmis birde bakmis ki bütün deliler zipliyor hemen onlarla ilgilenen doktorlara sormus:
-"Bunlar neden böyle zipliyorlar?"
-"Bunlar kendilerini misir patlagi zannediyorlar." demis
Birde bakmislar ki bir tanesi ziplamadan yatagin üzerinde sabit bir sekilde duruyormus. Hemen ona yaklasarak sormus.
-"Sen neden ziplamiyorsun?"
-"Ben tavaya yapistim..."
Deli misin?
Deli adamın biri bir gün balkondan aşağı olta sarkıtmış yoldan geçen biriyse adama sormuş:
-"Kaç balık tuttun" demiş. Deli ise adama:
-"Delimisin be adam burada balık ne arar"
Tavuklarda biliyormu?
Bir gün adamın biri kendini tavuk yemi saniyormuş ve tavuklardan çok korkuyormuş derken adamı hastaneye yatırmışlar ve uzun süre tedavi etmiler.
Sonunda adama sormuşlar,
"artık tavuk yemi olmadığını biliyorsun demi?"
adamın cevabı ise
"ben biliyorum da tavuklarda biliyormu?"şeklinde olmuş.
Kırmızı otobüs
Bir gün doktorlar delileri test etmek istiyorlarmış ve kim akıllandıysa, onu bırakacaklarmış. Duvara kocaman bir resim asmışlar. Resim kırmızı otobüs resmiymiş. Doktarlar delilere "Atlayın otobüse" demişler. ve deliler resime doğru yürüyüp girmeye çalışmışlar. Bir deli arkada dikilmiş. Doktorlar "Bu neden otobüse girmiyor" diye. Deli cevaplamış:
-Biletim yoktu...
İki deli
2 deli hüsnü ile hüsniye gecenin geç bir saatinde yürürken,
Hüsnü elindeki el fenerini havaya açmış. "Buraya tırmanabilir misin?" demiş.
Hüsniye ise şu cevabı vermiş:
"Tırmanırım tırmanmasına da sana güvenim yok.. ya ışığı ben tepedeyken kapatırsan!?!?"
Yüzer mi?
Delinin birisi saatini hastane bahcesindeki havuza atmis.Bunu goren arkadasi yanina yanasmis ve konusmaya baslamislar:
-"Niye attin saati havuza?"
-"Nasil yuzdugunu gormek icin."
-"Peki, kurdun mu?"
-"Hayir."
-"Enayi, hic kurmadan yuzer mi??
Olleeey
bir gün deliler hastanesinde yangın çıkmış .herkes kaçmış ama bir deli iki üç kat yukarıda kalmış inmiyor. e yapsalar aşağı indiremiyorlar. itfaiye nafile! en sonunda iki üç deli kırmızı bi branda getirip germişler. doktorlar sormuş; "neyapıyorsunuz siz?"biri cevap vermiş:"yukarıdaki kendini boğa sanıyor, kırmızıyı görünce aşağı atlıyacak.""vaaay bunlar akıllanıyor galiba "derken yukardaki atlamış. bizim deliler bağırmış:"OLLEEEEY!!"
100 duvar
İki deli yüz duvarı olan hastahaneden kaçmaya karar vermişler 99 duvarı aşmışlar.Biri sormuş :
-Yoruldun mu?
Öteki :
-Evet, demiş.
99 duvarı aşıp geri hastahaneye dönmüşler.
Kurusun diye
Jim ile Mary akil hastanesinde iki hastadir. Birgun hastanenin yuzme havuzunun etrafinda dolasirken Jim aniden suya atlayip en dibe batar. Bunu goren Mary hemen ardindan atlar ve dibe kadar yuzup Jim'i kurtarir.
Tabii Mary'nin bu kahramanca davranisi hastanede olay olur. Bunu duyan bashekim de Mary'nin artik iyilestigini dusunup, hastaneden derhal taburcu edilmesi emrini verir. Islemler yapilir, belgeler cikartilir, Bashekim ayni gun Mary'nin yanina gider:
- Mary, sana bir iyi bir de kotu haberim var. Iyi haberim, yaptigin kahramanca davranistan oturu anladik ki akli dengen tamamen yerinde ve boylece hastanemizden taburcu oluyorsun. Kotu habere gelince, kurtardigin hasta, Jim, intihar etmis. Az once odasinin banyosunda kendisini
|
|